10 Ekim 2015’te Ankara Garı’nda gerçekleştirilen terör saldırısı, Türkiye’nin toplumsal tarihinde derin izler bırakan en büyük trajedilerden biri olarak hafızalara kazındı. “Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi” sırasında iki canlı bombanın kalabalığın ortasında kendini patlatması sonucu 101 kişi ömrünü yitirdi, yüzlerce insan ise yaralandı.
SALDIRI NASIL GERÇEKLEŞTİ?
Saldırı sabah saatlerinde, farklı kentlerden gelen insanların Ankara Garı önünde toplanıp mitinge katılmaya hazırlandığı sırada meydana geldi. İki canlı bomba, kalabalığın içine girerek kendilerini patlattı ve büyük bir trajediye yol açtı. Bu acı olay, Türkiye’nin hafızasında derin bir iz bıraktı ve toplumsal bellekte hala taze bir yara olarak kaldı.
YARGI SÜRECİ VE MAHKEME KARARLARI
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame, 2016 yılında kabul edildi ve hücum ile ilgili sanıklar yargı önüne çıkarıldı. Dava sürecinde, İlhami Balı, Talha Güneş ve Yakub Şahin üzere isimler ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezasına çarptırıldı. Fakat, hala firarda olan 16 sanığın bulunamaması, adaletin tam manasıyla sağlanamadığını gösteriyor.
IŞİD’in Gaziantep hücresinin bu saldırıyı organize ettiği belirlendi ve hücre lideri Yunus Durmaz’ın bu süreçte kritik bir rol oynadığı ortaya çıktı. Durmaz, olay sonrası gerçekleştirilen operasyon sırasında üzerindeki bombayı patlatarak hayatını kaybetti. IŞİD’in Gaziantep’teki yapılanmasının atağa dayanak verdiği ve birçok militanı eğitip finanse ettiği tespit edildi.
SALDIRININ 9. YILDÖNÜMÜ
Saldırı sonrası birçok ülke, Türkiye’ye dayanak iletileri göndererek teröre karşı dayanışma içinde olduklarını belirtti. Olayın üzerinden yıllar geçmesine karşın bu katliamın yarattığı acı hala toplumun belleğinde tazeliğini koruyor. Anma merasimleri ve adalet arayışı, atağın 9. yıldönümünde de devam ediyor.