Filistin Kurtuluş Örgütü’ne (FKÖ) bağlı Filistin Esirler Heyeti ile Filistin Esirler Cemiyeti, ismi G.V. halinde verilen Filistinli bir esirin Ofer Cezaevi’nde yaşadığı azaplara ait ortak bir rapor yayınladı.
Raporda, “Ziyaret edilen mevcut Gazzeli esirlerin yanı sıra özgür bırakılanların sözlerine nazaran, işgal devleti (İsrail) makamları, birtakım sistematik hataların yanı sıra Gazzeli esirlere karşı sistematik azap ve aşağılamalara devam ediyor” denildi.
Ramallah’ın batısındaki Ofer Cezaevi’nin, Gazzeli esirlere yönelik azabın bariz adresi haline gelen Sde Teiman gözaltı merkezinden aşağı kalır yanı olmadığına vurgu yapıldı.
Rapora nazaran, Filistinli esir G.V., “Sorgu memurları, sorgulama sırasında klozet suyuyla beni boğmaya çalıştılar ve bugüne kadar azaba, aşağılamaya ve dayağa maruz kalıyoruz” tabirlerini kullandı.
Esir G.V., 2 Mart’ta Gazze Şeridi’nin güneyindeki Han Yunus kentinin Hamad mahallesinden İsrail askerlerince alıkonulduğunu belirterek, kıyafetlerinin çıkarıldığını, ellerinin arttan kelepçelendiğini, gözlerinin bağlandığını ve kamyona bindirildikten sonra darp edildiğini tabir etti.
İsrail askerlerince üstü metal sacla kaplı bir alanda 100 gün tutulduğunu ve burada şiddetli azap yollarına maruz kaldığını vurgulayan G.V., “Yüz gün boyunca yalnızca rastgele bir hareket yaptığımız için dövüldük ve bu mühlet boyunca kelepçeli ve gözleri bağlı kaldık” dedi.
G.V. “Sorgulama sürecinde ‘hayalet yönteminin’ (tutuklunun bağlanıp havaya asılması) yanı sıra, uzun saatler boyunca klozet suyuyla boğma teşebbüsüne de maruz kaldım” sözlerini kullandı.
Tutuklu bulunduğu koğuşta arama yapmaya gelen İsrailli görevlilerin, sadece birkaç modül ekmek sakladığı için tüm koğuşta kalanları şiddetle darp ettiklerini de tabir eden G.V., kimi tutukluların yüz ve ellerinde kırıkların meydana geldiğini belirtti.
Rapora nazaran, tüm bu yaşananları aktaran esir, tutukluların azaba, aşağılamaya, tacize ve dayağa maruz kaldığı Ofer Cezaevi’nde hala tutuklu bulunuyor.
Birçok tutuklunun baskıdan ötürü yaşadıklarını tabir etmeye çekindiklerine dikkat çekilen raporda, “Anestezi olmadan cerrahi ameliyat yapmak, daima bağlama sonucu tutukluların uzuvlarının kesilmesi, çeşitli seviyelerde tecavüz ve cinsel hücumlar, açlık ve öteki sistematik kabahatler işlenmeye devam ediyor.” sözlerine yer verildi.
Raporda, İsrail’in Gazze Şeridi’nden binlerce Filistinliyi esir aldığı ve bunların hala akıbetlerinin bilinmediği vurgulandı.
İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği akınlarda en az 16 bin 480’i çocuk, 10 bin 980’i bayan olmak üzere 40 bin 173 Filistinli öldü, 92 bin 857 kişi yaralandı.
Enkaz altında hala binlerce meyyit olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları maksat alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.
İsrail ordusu, Gazze Şeridi’ne ataklarının başladığı 7 Ekim’den bu yana 330’u karadan işgal sürecinde olmak üzere 693 askerinin öldüğünü, 10 bin 56 askerinin yaralandığını duyurdu.
Çatışmalara 24 Kasım 2023’te 4 günlüğüne verilen ve daha sonra 3 gün daha uzatılan “insani ara”da 81 İsrailli ve 240 Filistinli esir karşılıklı özgür bırakıldı. Öte yandan İsrail, binlerce Filistinliyi alıkoyup hapsetmeye devam etti.
İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te de 7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail askerleri ile Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin ataklarında 635 Filistinli hayatını kaybetti.